FOMO (Fear of Missing Out) yani kaçırma korkusu denen şey nedir? FOMO insan hayatında her alanda sirayet edebilecek önemli bir hastalıktır. Finans dünyasından tutun gündelik aktivitelere kadar FOMO yaşayabileceğimiz ve hatta yaşadığımız durumlarla karşılaşıyoruz.
Geliştiricilerin dünyasında FOMO, bir şeyi tam olarak öğrenmeden, uygulamadan, onunla geliştirme yapmadan bir başka teknolojiye atlamak olarak gösterilebilir. Günümüzde bu Solidity gibi yeni programlama dillerinde sıkça gerçekleşmektedir.
FOMO’yu engellemek için öncelikle sahip olmadığınız şeylere değil, elinizde bulunan ve hali hazırda barındırdığınız güçlü yönlere odaklanın. Mobil uygulama geliştiricisiyseniz daha iyi bir mobil uygulama geliştircisi olmaya çalışmalısınız. Flutter için konuşuyorsam, Provider’ı state management kütüphanesi olarak kullanıyorsanız neden bir sonraki uygulamada Riverpod ile çalışmıyorsunuz? Bu şekilde bir alanda bilginize bilgi katıp, uzmanlaşabilirsiniz. Farklı dallara atlamaktansa, yetkinliklerinizi geliştirip, uzman bir geliştirici olabilirsiniz.
Günlük Hayatta FOMO
Günlük hayatta FOMO, etrafımızda gerçekleşen olayları kaçırma korkusu olarak karşımıza çıkmaktadır. Günümüzde akıllı telefonlara sahip bireyler, sosyal ağlardan uzak kaldığında FOMO duygusuna kapılır. FOMO duygusunu tetikleyen şey ise telefon bağımlılığı ve sosyal medya bağımlılığıdır.
Twitter ve Instagram gibi araçların sürekli olarak karşınıza yeni bir şeyler çıkarması, beyindeki yeni şeyler keşfetme merakını sürekli olarak tatmin eder ve bu size dopamin sağlar. Bu dopamin gerçek bir dopamin değildir. Fast food dopamin demek daha doğru olur. 🙂 Çünkü aslında keşfettiğiniz şeyler kısa süreli hafızada durur ve çoğu zaman uzun süreli hafızaya atılmaz.
Fast food olarak tatmin edilen beynin dopamin ihtiyacı, kısa süreli var olur ve bütün bir beynin ödül mekanizmasını bozar. Uzun süreli plan yapamayan, orta vadeli hedefler belirleyemeyen bir hale gelirsiniz.
FOMO’yu önlemek
FOMO’yu önlemek için tavsiyeler vermek benim haddime değil. Kendim için konuşacak olursam, telefonumu sessizde tutuyorum böylelikle bildirimler dikkatimi dağıtmıyor. Ekran kullanım süresini ve kısıtlamaları kullanarak daha üretken olmaya çalışıyorum. To-do list kullanarak, hala gün içerisinde yapılacak işlerimin olduğunu kendime hatırlatıyorum.
Umarım FOMO hakkında sizlere ufak bir farkındalık katabilmişimdir. 🙂
Okuyucuya Not
Merhaba okuyucu! Blogum son zamanlarda yüksek trafik almaya başladı ve bu durumdan memnunum fakat aynı zamanda siz ziyaretçileri tatmin edememekten endişeliyim. 🙂 Eğer yazılarım ile ilgili bir tavsiyeniz olursa mail adresimden bana ulaşabilir veya Twitter üzerinden direct message gönderebilirsiniz. Github’ta örnek olarak yaptığım projelere göz atmak isterseniz de bu linki kullanabilirsiniz. Umarım bu ziyaretinizle size bir şeyler katabilmişimdir.
Sağlıcakla kalın!